Sohbet Girişi
FARKLI SÜRÜM İLE BAĞLAN

Düşünebilen Canlı Yalnızca İnsan Mıdır?

Düşünebilen Canlı Yalnızca İnsan Mıdır?

Düşünebilen tek canlı türü elbette insan değildir ,her ne kadar ileri düzeyde olmuş olsa da. Hayvanların da; özellikle kuşların ve memelilerin de çok ciddi düşünme, algılama, karar verme yetenekleri olduğunu bilimsel araştırmalar gösteriyor.
7 Temmuz 2012 ‘de Cambridge Üniversitesi’nde yapılan Francis Crick Anma Konferansı’nın toplantısında, farklı bilim camiasını temsilen etkinliğe katılan ve hayvan davranışları ile bilinci konusunda araştırma yapan uzmanlar, bilim camiasında aksi iddia edilmesi zor bir biçimde, diğer hayvanların da bilince sahip oldukları konusunda hemfikir olduklarını ilan ettiler ve söyledikleri ise ”İnsan dışı hayvanlarda da bilincin varlığını gösteren yeterli sayıda nörokimyasal ,nöroanatomik,ve nörofizyolojik özelliklere ulaşılarak bu hayvanların da istemli davranışlar sergileyebildikleri gösterilmiştir. Sonuç olarak, elimizdeki delillerin fazlalığı, insanların bir bilinç oluşumu için gereken nörolojik bileşenlere sahip olma konusunda eşsiz olmadığını göstermektedir. Tüm memelileri ve kuşları kapsamakla beraber, ahtapotlar gibi başka birçok diğer hayvanı da içine alan bir insan-dışı hayvan grubunda bu nörolojik bileşenler bulunmaktadır.”şeklinde olmuştur.
Bu gelişmelerin önemi, insanda meydana gelen kibiri sarsmak konusunda etkili olacağı ve insanın özünü kabullenip, onu daha iyi anlamasına katkı sağlayacağı konusunda faydalı olacağıdır.
Hayvanların düşünceleriyle ilgili çalışmaların,kuşlar ve maymunlar üzerinde yoğunlaştığı belirtiliyor.Bu konuyla ilgili örnekler verelim.
1914 yılında Kanarya Adaları’nda maymunlarla ilgili bir araştırma merkezinde çalışan Alman psikolog Wolfgang Köhler şempanzelerine deneme ve yanılmadan çok, bilgiyle çözümlenebilecek problemler sunmuş. Örneğin, ilk önce, bir hevenk muzunu maymunların erişemeyeceği bir yere asmış; şempanze, muzu almak için birkaç başarısız girişimde bulunduktan sonra bir köşeye çekilip “büzülmüş”. Ancak muzlara yeniden dönüp baktığında ortada bir kutu olduğunu görmüş.Maymun bu kutunun üzerine tırmanıp muzu almış.
Kuzey Amerika’da yaşayan bir cins olan yağmurkuşlarının , düşmanlarını yumurtalarından uzak tutmak için ötmekten tutunda kırık kanat taklidi yapmaya kadar çeşitli kurnazlık yöntemlerine başvurdukları görülmüştür.
Balıkçıl kuşları,avlarını yakalamak için suya bir parça yem atıyor; balıklar yaklaştığında da hemen harekete geçip onları avlıyorlar. Bu avlanma yönteminin yüksek başarı derecesi ve buna rağmen balıkçıl kuşları tarafından çok fazla kullanılmaması kuşların bunu doğuştan bilmesini olanaksız yapıyor.
Hayvan zekâsıyla ilgili en can alıcı örnek 1904 yılında Akıllı Hans adlı atla ilgili bir araştırmada elde edilmişti.Araştırmacı Oskar Pfungst, bu durumu şöyle betimlemiş: “Bu konuda uzun süre araştırılan şey sonunda bulundu. Bir at aritmetik problemleri çözebiliyor. Bu hayvan uzun süren eğitimler sonunda soyut düşünce düzeyine ulaşabildi.”Hans bunun yanında günlük Almancayı okuyabiliyor ve anlayabiliyormuş. Oskar Pfungst, aylarca hayvanı inceledikten sonra Hans’ın zekâsının nereden kaynaklandığını belirlemiş: Hayvan ayağındaki nal sayısını gösteren sayıya yaklaştıkça izleyicilerden gelen tepkiler ve seslerin artması onu yönlendiriyormuş.
Bu konu içinde kargalardan söz etmemek olmaz elbette. Oxford Üniversitesinde kargaların araç-gereç kullanabilme yetenekleri üzerine araştırma yapılmış. Yapılan deneyden bahsedecek olursak;İnce uzun bir tüpün içine yiyecek konulmuş.Karganın yiyeceği nasıl alacağı gözlenmiştir.Kara karga ortama konulan düz bir teli görmüş ve onun ucunu çengel şekline getirmiş ve bu teli borunun içine yerleştirerek gayet kolay bir şekilde yiyeceği almıştır.Toplamda araç-gereç kullanımında ustalaşmış 45 karga türü bulunmakta. Bu kargalar yaratıcı zekaya sahiptirler. Doğadaki maddeleri kendi ihtiyaçlarını karşılayacak biçimde kullanabilmektedirler. Kuzgun denilen karga türü 200 ile 400 yıla kadar yaşayabilmekte.
Hayvanların sadece içgüdüleri ile hareket etmediklerini görüyoruz.Onlar da bizler gibi düşünüyor, analiz ediyor, algılıyor, kararlar alıyorlar.Hatta diyebilirim ki bizler dilimizi kullandığımız halde konuşarak anlaşamazken onlar işaret diliyle kendi aralarında çok daha başarılı bir şekilde anlaşabilmekteler.

admin 49
Cevap bırakın

Kategoriler
kategoriler
Genel Kurallar
kurallar
kuralSohbet odalarımız +18 yaş kullanıcılar için uygundur. 18 yaş altı kullanıcıların girmesi yasaktır!
kuralKanallar içerisinde küfür etmek, devlet görevlilerine hakaret etmek siyasi propaganda yapmak yasaktır!
kuralYaşadığınız soru, destek veya takıldığınız yerlerde #help kanalını kullanabilirsiniz.
kuralKanal yetkililerinin yaptığı uyarı dikkate almayan kişiler kanaldan tamamen uzaklaştırılacaktır.
söz
yukarı
error: Content is protected !!